Üniversiteli gençleri ve yeni mezunları iş
dünyasıyla tanıştıracak olan Türkiye’nin yeni insan kaynakları platformu
kariyerGENÇ (www.kariyergenc.com), ekonomik krizle iş bulma derdi daha da
büyüyen gençler için fırsat oluşturacak altyapısı ve
muhtevası ile genç yetenekleri dünyanın ve
Türkiye’nin lider şirketleriyle buluşturuyor. kariyergenç’in arkasında
farklı üniversitelerde lisans ve yüksek lisans eğitimi alan 19 kişilik bir ekip
bulunuyor. Şirketin kurucusu ise Nurettin Özdoğan, Zaman gazetesi ile başlayan
yazı hayatına şimdilerde Sabah’ın “İşte genç” ekindeki “kariyergenç” yazıları,
ZTV’deki kariyergenç programı ile devam ediyor. İşe girişte gençlerin kafasını
kurcalayan CV’ler ve iş bulma sıkıntılarına bir çıkış yolu sunan kariyergeç’in
kurucusu ve genç yaşta kariyerinde çok fazla artısı bulunan Nurettin Özdoğan
ile kariyergenç’i konuştuk.
Katıldığım e-fikrim girişimcilik yarışmasında bu projeyle
birinci oldum. Bir de Boğaziçi Üniversitesinin Elvinka Vakfı ile yaptığı
yenilikçi düşünceler/yeni fikirler yarışmasında derece aldım. O yarışmalarda
aslında benim girişimci olmak istediğimi anladım. Ama ne yapacağım ne edeceğim
diye düşündüğümde acaba bir şirkette mi çalışacağım yoksa medya da mı
çalışacağım konusunda kararsızdım. O girişimci yarışmaları sırasında ben
girişimci olmalı, kendi hayallerimin peşinden koşmalı ve kendi fikirlerimi
hayata geçirmeliyim diye düşündüm ve böyle bir fikir buldum: kariyergenç.
Buldum derken dünyada uygulanan bir sistemdi ve ben de uygulanan ülkeleri
inceledim. Birçok genç bu yolla iş sahibi olurken Türkiye gibi genç nüfusu
fazla bir ülkede bunun olabileceğini/uyarlanabileceğini fark ettim.
Kariyergenç ne zaman oluştu neler var
içeriğinde?
Şubat ayında şirketimizi kurduk bir ay sonra
kariyergenc.com ana platformumuzu oluşturduk. Gençler orada CV’lerini
dolduruyor ve CV bankamız olan genç yetenek havuzuna otomatik olarak kayıt
oluyorlar. Birlikte çalıştığımız 70 kadar şirket var. Şirketler iş ilanlarını
koyuyorlar, gençler de o iş ilanlarını görebiliyorlar. CV’sini kaydeden
gençlere, şirketler genç yetenek havuzundan bir takım kriterler girerek
ulaşabiliyorlar.
Kariyergenç’in amacı nedir?
Amacımız genç yetenekleri şirketlerle buluşturmak, köprü
vazifesi olmak. Üniversite öğrencilerine genç yeteneklere staj bulmak, onlara
iş fırsatları yaratmak, tam/yarı zamanlı işler için şirketlerle buluşmalarını
sağlamak. Şirketler tarafından baktığımız zaman ise onlara nitelikli gençler
bulmak, buradaki köprü biziz sadece. Bu ikili bir yerlerde var ama ortak
noktada buluşamıyorlar bu noktada sıkıntı yaşıyorlar. Biz buluşmalarını
sağlıyoruz.
Öğrencilerle işverenlerin buluşamadıkları nokta
neresi?
Bir şirkete binlerce iş başvurusu geliyor ama şirket
yöneticisi diyor ki burada benim işime yarayan insan yok. Mülakata
çağırabileceği 5-10 kişi bile olmadığından yakınıyor. Aslında o 5-10 kişi var
fakat şirket doğru kanallardan o kişilere ulaşamamış. Yetenekli yetkin gençler
de o şirketleri bulamayabiliyor. Bu iki yerin birbiri ile buluşması, birbirini
anlaması gerekiyor.
Diğer CV bankalarından farkınız nedir?
Kariyergenç’teki CV formatı sadece gençlere yönelik. Çünkü
klasik işe alım portallarında bir CV formatı vardır ve bu tecrübe odaklı bir CV
formatıdır. Bunda tecrübelerini gösterirsin, o ön plandadır. Ama o benim gibi
sıfır kilometre mezun da aynı CV formatını dolduruyor, 17 yıllık iş tecrübesi
olan bir müdür de aynı CV’yi dolduruyor. Haliyle bu çok adil bir olay olmuyor.
Üniversite öğrencilerinin yetkinliğini o CV formatlarında göstermenin imkanı
yok çünkü bu adamların daha tecrübesi yok ki! Biz o noktada yeni bir CV formatı
geliştirdik. Üniversitelilere, yeni mezunlara yönelik bir CV formatı… Bu
anlamda onlardan tamamen farklıyız.
Girişimcilik sizce ne demek?
Bana göre bir fikrin hayata geçirilmesi; biraz
fedakârlıkla, özveriyle alakalı, acı çekmekle ilgili. Mesela ben her hayalin
bir bedeli olduğunu düşünüyorum. Kendimden örneklersem ben girişimciliği tercih
ettim ama iki kurumdan bir gazeteden, iki çalıştığım şirketten -ki geleceğim
parlaktı- vazgeçtim. Bence girişimcilik özveridir. Çünkü inandığın bir iş var,
proje var onun için bazı şeylerden vazgeçiyorsun. Bunu yapanlar da bence özel
insanlardır. Zaten herkes yapsaydı herkes girişimci olurdu.
Son zamanlarda sosyal sorumluluk projeleri
olsun, kulüp çalışmaları olsun, bunlar herkes için bir standart haline gelmiyor
mu?
Katılmıyorum buna. Bence çok azınlık insanlar buna aktif
olarak katılıyor. Buradaki arkadaşlar yetkinliklerini çok iyi artırıyor belki
bir konferans düzenliyor, oraya 100 kişiyi çağırıyor ve o yüz kişiyi toplamak
insana acayip bir yetkinlik kazandırıyor. Bu anlamda çok önem kazanıyor gençler
için kulüp çalışmaları ve sosyal sorumluluk projelerinde yer almaları.
Üniversitedeki arkadaşlarla ortak
çalışmalarınız oluyor mu?
Üniversitedeki kulüplerle ciddi bir çalışmam var. Zaten
ekibimizin hepsi kulüp yöneticisi. Bizim 13 üniversitede ekibimiz var, onun
dışındakileri de dışlamıyoruz tabiî ki. Anadolu’yu çok geziyoruz, oradaki
üniversitelerde programlarımız oluyor. Konya, Afyon, Ankara, Balıkesir,
Kütahya, Eskişehir şimdilik gittiğimiz iller. Çalıştığımız şirketleri oraya da
götürüyoruz. İnanılmaz bir ilgi var kariyergenç’e. Çalıştığımız şirketlerin
çoğu İstanbul ağırlıklı ama Anadolu’da da temsilciliği, şubesi var o yüzden
Türkiye’nin dört bir yanında oldukları için Anadolu’da da iş yapıyoruz. Bundan
dolayı bayağı CV başvurusu geliyor.
Gelecek açısından gençleri ne bekliyor iş
hayatında?
Benim eski patronum Murat Yeşildere’nin çok güzel bir sözü
vardı: “Alet çantasına bir şeyler eklemek.” Aslında her zaman bu gözle bakmamız
gerekiyor. Dil öğrenmek de staj yapmak da alet çantana bir şey eklemektir. Ya
da konferans düzenlemek/gitmek, seminerde bir uzmanla akademisyenle 15 dakika
sohbet etmek alet çantana bir şeyler eklemektir. Benim aklımda hep o söz
vardır; çalışma ve girişimcilik hayatımda her gün “acaba bugün alet çantama bir
şey ekledim mi?” diye kendime çok sordum. Biz de CV işi yapıyoruz ama şunu
itiraf etmem gerekiyor: CV kağıt parçasından öteye gitmiyor. Şunu da çok
karıştırıyoruz içerisi çok dolu olsun diye doldurmak değil, alet çantana bir
şeyler eklemek aslında olay. CV mülakata getiren bir süreçtir, bir araçtır, bir
eleme sürecidir sadece. Asıl mülakatta iş bitiyor, senin orada ne kadar güvenli
bir duruş sergilemenle alakalı biraz da.
“Nereye gidiyoruz”a gelirsek, dünya çok hızlı değişiyor ben
de bazen şaşırıyorum. Ben biraz erken (üniversitenin ikinci senesinde) iş
hayatına girdim. Kahramanmaraşlıyım ve Kahramanmaraş’tan İstanbul’a geldiğimde
hayalim boğaz manzaralı plazaların birinde ofisimin olmasaydı. Bir yandan “ben
buralara gelemem benden daha iyiler vardır” gibi, Anadolu’dan gelmiş bir gencin
bakış açısı vardı. Ama üniversitenin ikinci sınıfında bana bir oda verdiler,
odam boğaza bakıyordu, bir gazetede yazmaya başlamıştım. Yazı tecrübem çok
olduğundan değil, sadece yazmak istiyordum. Tecrübelerimi yazarım ama 40
yaşında yazarım diye düşünürken 21 yaşında yazmaya başladım. 40 yaşında kurmayı
hedeflediğim şirketimi 22 yaşında kurmayı başardım. Ama bana iki yıl önce
deselerdi sen şirket kuracaksın ya da farklı bir şey yapacaksın, “yürü git
derdim!” inanamazdım. Hayat çok hızlı o yüzden hangi fırsatlar senin karşına
gelebileceğini düşünemiyorsun. Ve her kapıda bir başka kapıyı “kapı kapıyı
açıyor gibi” açıyor ben buna inanıyorum. Önemli olan ilk adımı atmak, ilk adımı
attıktan sonra karşına fırsatlar geliyor ya da o fırsatları sen oluşturuyorsun.
Ondan sonra da o fırsatları değerlendirip değerlendirmemek senin elinde. Bir
yanda şans ve kısmet var tabii ki.