![]() |
| Hamit Kardaş |
Uluslararası Genç Derneği bünyesinde iki yıldır devam
eden hatırat okumaları Hamit Kardaş’ın moderatörlüğünde devam ediyor. Bugüne
kadar 20 kitabı okuyup, tartışan ve ağırlıklı olarak üniversite talebelerinden
oluşan okuma grubunun en büyük artısı gençlere olaylara farklı yönlerden
bakmayı öğretmesi. Hamit Kardaş ile “hatırat okumaları” üzerine konuştuk.
Hatırat okumalarına 2015’te başladık. Ağırlıklı olarak
üniversitede okuyan arkadaşlardan oluşan bir grubumuz var. Bir kitap seçiyoruz,
okunması için bir süre veriyoruz. Belirlenen günde toplanıp kitap üzerinde
tartışıyoruz. Oturumda herkes istediğini söyleyebiliyor. Okuduğumuz ve üzerinde
konuştuğumuz kitapların sayısı 20’yi geçti.
Bugüne kadar hangi hatıra kitaplarını okudunuz?
Rıza Tevfik Bölükbaşı’nın “Biraz da Ben Konuşayım” kitabı
ile başladık. Enver, Cemal ve Talat Paşaların hatıratları ile devam ettik. Ali
Ulvi Kurucu Hocaefendi’nin dört ciltlik hatıratı, De Buspecq’in “Türk
Mektupları”, “Zağra Müftüsünün Hatıraları”, Anna Grosser Rilke’nin “İstanbul’da
Bir Hoş Sada”, Mahir İz Hoca’nın “Yılların İzi” gibi önemli eserler var.
Yaptığımız oturumların haberleri genellikle Genç Dergisi’nin internet sitesinde
yer buluyor. Dileyenler buradan takip edebilir.
Okuma grubunuza gençlerin ilgisi nasıl? Hatırat okuyan
arkadaşlarda gördüğünüz değişimler neler oldu?
Gençlerin ilgisi umduğumdan daha iyi oldu. 18 aydır
kesintisiz devam eden arkadaşlar var. Devam edemeyenler var. Kitabın konusuna
göre gelenler var. Her oturumu 10 kişi ile yapıyoruz.
Etkinliğimize devamlı katılan arkadaşlarda elbette
değişimler oluyor. En önemlisi kitap okuma alışkanlığı ediniyorlar. Ayrıca bir
olayın, okuduğumuz farklı kitaplarda farklı şekillerde yer aldığını gören
arkadaşlar, olaylara farklı yönlerden bakmayı öğreniyor. Kitaplardaki farklı
bakış açılarından aslında olayların göründüğü gibi olamayabileceğini fark
ediyor.
Bizde hatıra kitaplarına ilgisizliğin sebebi nedir?
Neden hatıralarımızı/günlüklerimizi yazmıyoruz, yayınlamıyoruz?
Bizde çok sayıda
seyahatname olmasına rağmen hatırat türü son iki yüz yılda rağbet bulmaya
başladı. Bunun sebebinin insanımızın kendisini anlatmayı kibir veya riya
olabileceği gerekçesiyle anlatmak istememesi olabileceğini düşünüyorum. Ancak
özellikle 19. asırdan itibaren birçok devlet, fikir ve ilim adamı hatıralarını
yazmaya başladı. Bu dönemden itibaren çok ciddi eserler verildi.
Anı/hatıra kitaplarıyla birlikte gündeme gelen en önemli
sorun ‘‘güven’’ kavramının etrafında düğümleniyor. Bu anlamda yazılanlara ne
kadar itimat edebiliriz?
Elbette bu türdeki eserleri içeriğinin tamamen doğru olduğu
zannıyla okumamak gerekiyor. Dediğim gibi aynı olay farklı hatıratlarda çok
farklı şekillerde yer alabiliyor. Mahir İz, Konyalı Mehmet Vehbi Efendi’den
“âlim ve fazıl bir kişilik” olarak bahsederken Ali Ulvi Kurucu onu sürekli
nargile içen, tek parti döneminin din dışı uygulamalarına ses çıkarmayan hatta
çocuklarının CHP il yöneticisi olmalarını onaylayarak bu uygulamaları da
onaylayan biri olarak anlatıyor. Bundan da hareketle bu türdeki kitapları
mutlak doğruymuş gibi değil, o dönem hakkında bir fikir vermesi için
okumalıyız.
Ben hatıratları kendi açımdan şu şekilde tasnif etmiştim:
Birincisi devlet adamlarının günah çıkarmak için yazdığı kitaplar. Bunları
yazanlar yaptıklarını savunur ve doğru yaptıklarını anlatmaya çalışırlar.
İkincisi ise muhaliflerin yazdığı hatıratlar. Bunlarda da muhalefet ettikleri
kişilerin her yaptığının yanlış olduğu anlatılır. Üçüncüsü ise talebelerine ve
kendilerinden sonraki nesillere yaşadığı dönemi veya ilim hayatını anlatmak
isteyen âlimlerin hatıratları. Bu eserlerde ise yazar tevazusu gereği kendisini
ön plana çıkarmak istemediği için anlatılanlar da eksik bir şeyler kalabiliyor.
Günlük/anı/hatıra
yazmak isteyenlere neler tavsiye edersiniz? Bu alanda yazmak için illa devlet adamı ya da ünlü bir yazar
olmak mı gerekiyor?
Hatırat yazmak için elbette ünlü olmaya gerek yok. Ben genç
arkadaşlara her gün yaşadıklarını kısaca da olsa yazmalarını tavsiye ederim.
İleride bunlar üzerinde çalışılarak hatırata dönüştürülmesi daha kolay olur.
Bugün piyasada ünlü olmayan çok sayıda kişinin hatıratını
görebiliyoruz. Çanakkale Savaşı’nda şehid olan sıradan bir teğmenin günlüğü
“Allahaısmarladık” başlığı ile basıldı mesela…
Hatırat Okumaları programında tahlil edilen kitaplar şunlardır:
1-) Biraz da Ben Konuşayım,
Rıza Tevfik Bölükbaşı
2-) Hatıralar, Enver Paşa
3-) Ali Emiri`nin İzinde, M.
Serhan Tayşi
4-) Ölüm Daha Güzeldi, Ahmed
Davudoğlu
5-) Yılların İzi, Mahir İz
6-) Medine Müdafaası, Hicaz
Bizden Nasıl Ayrıldı?, Nâci Kâşif Kıcıman
7-) Omuzumda Hemençe, Ali
Kemal Saran
8-) Zağra Müftüsünün
Hatıraları, Hüseyin Râci Efendi
9-) İstanbul`da Bir Hoş
Sada, Anna Grosser Rilke
10-) Robert Kolej Uğrunda Bir
Ömür, Cyrus Hamlin
11-) Siyasi Tarihimizde Kırk
Yıllık Hariciye Hatıraları, Esat Cemal Paker
12-) Türkler Arasında, Cyrus
Hamlin
13-) Hatıralar 1, Ali Ulvi
Kurucu
14-) Hatıralar 2, Ali Ulvi
Kurucu
15-) Hatıralar 3, Ali Ulvi
Kurucu
16-) Hatıralar 4, Ali Ulvi
Kurucu
17-) Bir Sahte Dervişin Orta
Asya Gezisi, Arminius Vambery
18-) Türk Mektupları -
Kanuni Döneminde Avrupalı Bir Elçinin Gözlemleri, Ogier Ghiselin de Busbecq
19-) Trablusgarp ve Balkan
Savaşlarında Hilal Altında İki Yıl, H. C. Seppings-Wright
20-) Kutuz Hoca`nın
Hatıraları: Cumhuriyet Devrinde Bir Köy Hocası, İsmail Kara
21-) Çocukluğum, Gençliğim,
Siyasi ve Edebi Hatıralarım, Yahya Kemal
22-) Hatıralar, Ord. Prof.
Dr. Ali Fuad Başgil
23-) Biz Osmanlı`ya Neden
İsyan Ettik, Kral Abdullah
24-) Bir Osmanlı-Arap
Gazetecinin Anıları, Muhammed Kürd Ali
25-) Mehmet Ubeydullah
Efendi`nin Malta Afganistan ve İran hatıraları, Ubeydullah Efendi
26-) Hatırat Okumaları programının 2017-2018 sezonunda Ebû Abdullah Muhammed İbn Battûta Tancî`nin "İbn Battûta Seyahatnâmesi" kitabı okunuyor.
26-) Hatırat Okumaları programının 2017-2018 sezonunda Ebû Abdullah Muhammed İbn Battûta Tancî`nin "İbn Battûta Seyahatnâmesi" kitabı okunuyor.

